Bisiklet

Yafta , , , , , , , ,

Her çocuğun hayellerini süsleyen,ayaklarını yerden kesecek ve akranları arasında popüleritesini arttıracak iki tekerlekli nesne.Her renkteki çeşidiyle görsel ve estetik olarak hareketli bir cümbüş yaratıyor,soğuk ve kirli sokakları dişli çarklarındaki sesler ve gövdesindeki boyayla renklendiriyordu.Yalvar yakar babamla birlikte kapalı çarşıya gittik.Yolda alacağım bisikletin özelliklerini kafamda canlandırıyor,düşündükçe miğdemde kelebekler uçuşuyordu.İnsanın mutluluk sarhoşu olmasıyla,diğer organları hakimiyetini kaybediyor,şuursuzca hareketler yapıyordu.İstemsiz çalışan ayaklarım sekerek ritim tutuyor,mutlu aile filmimizde tek eksik olan esnafların büyük bir müzikaldeki gibi sırayla çıkıp şarkı söylemesiydi.Gözlerim yuvalarında dört dönüyor,heyecandan alnımdan sicim terleri döküyordum.Sorgulama mekanizmam,vaat edilen rotaya yaklaştıkça yeni sorular türetiyor,isteksiz olan babamı terletiyordum.Nihayet bisikletçinin tabelasını köşe başında gördükten sonra hızlı adımlarla noktaya doğru yürüdüm.Arkamdan babam aheste aheste geliyordu.Uzaktan,bisikletlerin üzerindeki fiyat yaftalarını görünce aniden sigara içme isteği tavan yapmış,sırtından soğuk terler döküyordu.

Dükkanının önünde son derece temkinli ve istifini bozmayarak oturan dükkan sahibi,bunaltıcı sıcaktan ötürü rutubette kalmış,biraz daha güneş ışıkları alsa fotosentez yapıp mantar kıvamına gelecekti.Sandaletimin tabanından çıkan seslerle irkildi ve tek gözüyle çevreyi kontrol ettikten sonra nihayet şekelermesinden uyandı.Az önce sessiz sedasız uyuyan adam,birden müşteri memnuniyeti hizmetiyle yanıp,tutuşuyordu.Telsizinden çaycıya,çay siparişi veriyor;çayımızı yudumlarken gönüllerimize ferahlık hissi vererek etiketlerdeki fiyatları görmezden gelmemizi istiyordu.

İştima misali dükkanın önünde sıra olan bisikletlere baktım.Bugün birisi benim olacaktı.Çayımı bitirmemiştim.Babam yavaş hareketlerle çayı yudumluyor,gurmeler gibi ağzında çalkalayıp tat almaya çalışıyordu.Hipnozun etkisinde kalmış bireyler gibi adeta kollarını açıp,beni karşılayacak bisikletlere doğru koştum.Kara deliklerin çekim gücüne sahiptiler.Sokaktan geçerken,bisiklet alma arzuları olan çocukları yörüngesine çekiyor,parlayan ihtişamlı gücüyle görenleri büyülüyordu.Her bisikletin koltuğuna,tekerine dokunup okşadım.Sanki at seviyordum.Babam,dükkan sahibiyle hoşbeş yaparken ben sessizce bisiklete eğilip fısıldıyor,içinde gizli kalmış ruhu ortaya çıkartmak için çetin mücadeleler veriyordum.

Sokaktan geçenler,bisikletlere anlamsızca fısıldayan çocuğu garip buluyor,tırsarak önlerine bakarak yola devam ediyorlardı.Baştan sona tüm bisikletleri tarayıp,süzgeçten eledikten sonra seçim aşamasına gelmiştim.Ne yazıkki çok fazla fantazi yapıp,akıl oyunlarına daldığım için fiyat aralığını kaçırıp,pahalı bisikletlerle konuşup kendimi mest etmiştim.Kıyıda,köşede duran kalitesi düşük,yağı eksik,rengi atmış ve miladını dolduran küçük bisikletlere baktım.Harcanıp,atılmış kırmızı bisikletle bakıştık.Aramızda elektriklenme olmuştu.Gövdesine dokununca ''çıt'' sesiyle elektrik çarpmış,külüstür bisikletin kerameti yavaş yavaş kendini gösteriyordu.Babama içler acısı gözlerle bakmamdan etkilenmemiş olsa gerek,reddetme anlamında kaşlarını olabildiğince yukarıya kaldırıp,başını sağa sola salladı.Yanıma gelip,elini omzuma koydu ve hep birlikte ıskartaya çıkartılmış bisiklete bakıyorduk.Arkadan dükkan sahibininde sevgi yumağına katılmasıyla sinerjimiz tamamlanmıştı.

Pazarlık etme girişimlerimden sonuç alamayınca fiyatta indirim yapılamamış,bizi evinde misafir ağırladığı gibi konuk eden dost canlısı adam,suratı asık esnafa dönmüştü.Mırım kırım ettikten sonra uzun yıllar boyunca götümü üstüne koyacağım,hız sınırlarını aşıp rüzgarın oğlu olacağım,arkadaşlarıma hava atacağım değerli bir nesnem olmuştu.Çarşıdan eve kadar bisikletimi süre süre gittim.Babam bana söyleniyor,ilk günden bisikletin içine edeceğim korkusuna kapılarak yolda önüme çıkan engelleri kaldırıyordu.Mahalleye gelince hava atma zerreciklerini soludum ve duygusal olarak moda büründüm.Hiçbir şeyi iplemeyen havalı çocuk görünümüne girmeye çalışıyor,dakikalık periyotlarla kafamı aheste aheste çevirmemle profilimi tamamlıyordum.

Apartmanın kapısının yanındaki boşluğu bisikletim için rezerve ettim ve kartona pastel boyayla yazdığım uyarı sözünü bisikletimin üstüne koydum.Ayırılırken arkamda ağlıyormuş gibi his bırakıyor,vicdanım rahat etmiyordu.Bisikletimi alarak,yorgun adalelerime ve çok fazla efor sarfettiğim için halsiz,bitkin kalan vücudumdan son kez şans isteyip,duygularımı kamçıladım ve vefakar bisikletimle uzak diyarlara pedal çevirdim.

Comments (0)

Yorum Gönder